Afrika’da Asya Etkisi

Afrika’da Asya Etkisi

Ulus devletlerin kuruluşu ile ortaya çıkan yeni sınırların, homojen yapıları kapsadığı varsayımı üzerinden yapılan kimlik inşası süreçleri farklı ülkelerde farklı şekilde yaşanmıştır. Meselenin Afrika’ya bakan yönü elbette Avrupa ile kıyaslanmayacak şekilde ilerleyen dönemleri kapsamaktadır. Kıta ülkelerinin, “ulus devletlerin” sömürge yönetimlerinden bağımsızlıklarını almaları ile başlayan dönem, yeni kurulan devletlerin kuruluş sancılarının ulus inşası zorlukları ile karıştığı zor zamanların başlangıcı olarak nitelendirilebilir. Sosyolojik faktörlerin göz önüne alınmadığı yeni sınırların oluşturduğu pek çok sorun, ekonomik anlamda zaten zorlanan ülkelerin aynı zamanda etnik temelli problemlerle de baş etmesi gerekliliğini beraberinde getirmiştir. Yüzlerce farklı dilin…

Devamını Okuyun »

Küresel Emperyalizm’in Şımarık Miço’su Yunanistan

Küresel Emperyalizm’in Şımarık Miço’su Yunanistan

Küreselci akıl pandemi süreci de dahil olmak üzere tüm dünyada sistematik bir öfke ve çatışma var etmiş ve bu çatışma iklimi yükselterek sürdürmektedir. Kimileri bir dünya savaşının başlayacağını söylerken kimileri için ise zaten bir dünya savaşının içindeyiz. Yeni kriz bölgeleri yanında klasik ve kadim düşmanlıklarda ateşlenerek eski dünyanın tüm çatışmaları tekrar başlatılmaktadır. Yapısal olarak sorunlu, ilişkisel olarak sorunlu ve vakti gelir bir gün döneriz denilen tüm alanlarda hareketlilik vardır. İsmail Mansur ÖZDEMİR | USSAP Başkanı | Kasım 2022Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın

Devamını Okuyun »

Transdinyester: Komünistlerin Kapitalist Ülkesi

Transdinyester: Komünistlerin Kapitalist Ülkesi

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) 1991 yılı sonunda resmen sona erdiğinde arkasında 15 tane yeni cumhuriyet bıraktı. Kabul etmek lazım ki, iç savaşlar yaşanmadan bu ölçekte bir imparatorluğun tasfiye edilmesi, zamanın siyasi aktörlerinin zekasını gösterir. Yaklaşık 30 yıl sonra Ukrayna Rusya savaşıyla bu siyasi zekanın bir kenara bırakılması o günü değerlendirmemize gölge düşürmemeli. Çünkü o günlerdeki konjonktür, SSCB’nin çöküşü öncesi azıcık rahat nefes aldığını düşünen alt-orta sınıfların, derin travmalar yaşamaları üzerine inşa edildi. Emrinde bin askeri olan bir alay komutanı, bir yıl sonra, Selanik’te bir binaya çimento taşır oldu. Bir…

Devamını Okuyun »

2. Dünya Savaşında Türkiye’nin Aktif Tarafsızlığı

2. Dünya Savaşında Türkiye’nin Aktif Tarafsızlığı

Bu çalışmada İkinci Dünya Savaşı’nda Türkiye’nin takip ettiği diplomasiyi ve bu diplomasiyi izlemesine neden olan dinamikleri ele alacağız. Türkiye aynı yüzyıl içerisinde bir dünya savaşı tecrübesi yaşamış ve bu tecrübe sahibi politikacıların idaresi altında iken tekerrür eden bir başka dünya savaşından minimum kayıpla ve maksimum kazanç ile çıkmayı hedefleyen bir yol izlemiştir. İzlemiş olduğu bu siyaseti ele alırken savaş yıllarında ulusal yayın yapan gazetelerden yararlanılmış ve dönemin bakış açılarından yararlanılmak istenmiştir. Fatih BEYAZ | UGSAM Araştırmacısı | Ağustos 2022Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın

Devamını Okuyun »

Rusya-Ukrayna Savaşı Bağlamında Savaş Ekonomileri ve Tedarik Süreci

Rusya-Ukrayna Savaşı Bağlamında Savaş Ekonomileri ve Tedarik Süreci

24 Şubat sabahı “Askeri operasyon yürütmek için kararımı verdim” cümlesiyle Rusya devlet başkanı Vladimir Putin tarafından ilan edilen Ukrayna işgali dünya ekonomisinde ve siyasetinde derin depremler meydana getirmiştir. Esasen Ukrayna – Rusya arasındaki anlaşmazlıklar sadece bugünün konusu değildir. Kökü Ortaçağ’a kadar uzanan bir anlaşmazlıklar silsilesidir diyebiliriz. Ukrayna ve Rusya’nın tarihi kökeni bugünkü Kiev topraklarına uzanmaktadır. Çünkü Kiev Rusya, Ukrayna ve Belarus’un tarihsel atası olarak kabul edilen Kiev Knezliği’nin başkentidir. Bu açıdan iki devlette kendisini o toprakların tarihi mirasçısı olarak atfetmektedir. 1991 yılında SSCB’nin dağılmasından itibaren tarihi topraklarını kaybeden Rusya, Ukrayna…

Devamını Okuyun »

Kigali’de Yeniden Çiçekler Açıyor

Kigali’de Yeniden Çiçekler Açıyor

Ruanda, tarihteki en kanlı katliamlardan birine şahit olmuş bir Doğu Afrika ülkesi. Bir milyona yakın insanın öldüğü, bundan daha fazla insanın evlerini kaybettiği, birileri yeter diyene dek insanların birbirini öldürdüğü acı bir hatıraya sahip. Katliamın yaşandığı 1994 yılına gitmeden önce, bölgenin etnik ve ekonomik şartları hakkında bilgi sahibi olmak, o dönemin daha rahat anlaşılmasını sağlayacaktır. Ruanda, nüfusun büyük çoğunluğunun tarımda çalışarak kazancını sağladığı bir ülkeydi. Nüfusun neredeyse sekiz milyona dayandığı bu dönemde tarım dışı üretimin sınırlı olması ve işlerin ekonomi alanında pek de iyi gitmemesiyle beraber ülke içinde çeşitli karışıklıklar…

Devamını Okuyun »

İsrail’in Sistematik Şiddeti ve Şirin Ebu Akile Suikasti

İsrail’in Sistematik Şiddeti ve Şirin Ebu Akile Suikasti

El Cezire (Al Jazeera) kanalının kıdemli muhabiri Şirin Ebu Akile (51) 11 Mayıs 2022 sabahı Batı Şeria’nın Cenin kentinde üzerinde basın mensubu olduğunu vurgulayan kıyafetleri olduğu halde İsrail askerleri tarafından açılan kurşunla öldürüldü. Üstüne üstlük Akile’nin cenaze törenine müdahale ederek arbede yaratması tepkileri daha da güçlendirdi. Her ne kadar İsrail yetkilileri adeta “suyu bulandırmaya çalışarak” ilk başta tutarsız açıklamalarla Akile suikastını üstlenmek istemeseler dahi nihayetinde kabullenmek zorunda kaldılar. Zira Ebu Akile ne İsrail tarafından katledilen ilk gazeteciydi ne de rastgele olma ihtimali olan bir kurşun isabet etmişti. Mustafa ÖZDEMİR |…

Devamını Okuyun »

Azerbaycan-Ermenistan Barış Görüşmeleri

Azerbaycan-Ermenistan Barış Görüşmeleri

İçerisinde bulunduğumuz günlerde Rusya-Ukrayna Savaşı gündemdeki yerini korurken Kafkasya bağlamındaki diplomatik hareketlilik büyük güçlerin yeni bir çekişme alanına dönüşecek şekilde devam etmektedir. Savaştan sonra geçen 1,5 yılın ardından Azerbaycan-Ermenistan arasındaki barış müzakereleri, henüz elle tutulur bir sonuca ulaşamamıştır. Geçen sürece bakılırsa Rusya, sahayı başka güçlere bırakmamak adına hâlen -kısmî olarak da olsa- güdümünde bulunduğu görülen bu iki ülke arasında arabuluculuk rolünü üstlenerek savaşın bitirilmesi ve ateşkesin ilanı hususunda öncülük etmiş ve bölgeye kendi barış gücünü yerleştirmiştir. Osman SEZGİN | UGSAM Araştırmacısı | Mayıs 2022Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın

Devamını Okuyun »

Ülke Raporları | Ukrayna

Ülke Raporları | Ukrayna

Ukrayna, Doğu Avrupa’daki ülkeler arasında Rusya’dan sonra yüzölçümü en büyük ikinci ülkedir. Ülkeyi boydan boya bölen Dnieper Nehri, aynı zamanda başkent Kiev’i de üzerinde bulundurur. 2020 Dünya Bankası verilerine göre Ukrayna nüfusu 44,1 milyondur. 1993 yılında 52,1 milyon nüfusla zirve noktaya ulaşan Ukrayna nüfusu, bu tarihten itibaren düşüş trendinde olmuştur ve günümüzdeki nüfus artış hızı -0,568’dir. Doğurganlık oranının %1,228 olduğu ülkede ortalama yaşam süresi kadınlarda 76,7, erkeklerde 66,9, nüfusun genelinde ise 71,8 yıldır. Nüfus yoğunluğunun km2 başına 76 kişi olduğu ülkede nüfusun %69,6’sı şehirlerde, %30,4’ü köylerde yaşamaktadır. Ülkenin en büyük…

Devamını Okuyun »

Normalleşen İsrail Zulmü ve Unutulan Filistin’in Geleceğe Etkisi

Normalleşen İsrail Zulmü ve Unutulan Filistin’in Geleceğe Etkisi

Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişiminin başlamasının hemen ardından küresel anlamda bir kamuoyu hızlı bir şekilde oluştu. Avrupalı ülkeler ve ABD, Rusya’ya karşı bir cephe oluşturdu ve yaptırım kararları, kınamalar başta olmak üzere Rusya’yı zor durumda bırakacak pek çok faaliyet için harekete geçildi. Söz konusu Avrupa ülkesindeki bir çatışma olunca Batılı devletlerin insani duyarlılığı ön plana çıktı. Ancak bu duyarlılığın altında derin bir ırkçı anlayış kendini gösterdi. Fatih BEYAZ | UGSAM Araştırmacısı | Nisan 2022Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın

Devamını Okuyun »

Etiyopya’da Savaş ve Kuraklık

Etiyopya’da Savaş ve Kuraklık

Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF), Kasım 2021’de Etiyopya Ulusal Savunma Gücü’nün (ENDF) kuzey komutanlığını pusuya düşürdüğünden, federal hükümet ile TPLF arasında savaş patlak verdi. 28 Haziran 2021’de Etiyopya Hükümeti, Tigray halkına mola vermek ve tarım mevsiminden yararlanmak amacıyla Tek Taraflı Ateşkes ilan etti. Ne yazık ki, TPLF karşılık veremedi. Bu grup, komşu Afar ve Wollo bölgelerinde yeni saldırılar başlatmayı seçti. O dönemde Etiyopya hükümeti işgal altındaki Afar ve Wollo bölgelerini koruyamadı. Bölgedeki bazı insanlar evlerini, topraklarını ve ailelerini tam silahlı TPLF’den korumaya çalışıyorlardı ve özellikle kadın, çocuk ve yaşlıların bir…

Devamını Okuyun »

Ukrayna-Rusya Savaşı ve Yeni Dünya Düzeni

Ukrayna-Rusya Savaşı ve Yeni Dünya Düzeni

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasının ne manaya geldiğini anlamaya çalışıyoruz. Ülkemizde konuya hâkim pek çok uzmanın derinlemesine analizler yaptığını görüyoruz. Bunula birlikte Machiavelli’e taş çıkaracak şekilde, ulusal menfaat veya ideoloji adına, her türlü ahlaki ilkeyi yok sayan bakış açılarının da yüksek perdeden dillendirildiğine şahit oluyoruz. Hâlbuki ahlaki kaybın hiç bir maddi kazançla telafi edilemeyeceği açıktır. Uluslararası ilişkiler çalışan biri olarak elbette realist olguların farkındayım. Ancak bizlerin, birey devlet ikileminde, bireyin tarafında yer alarak mekanik devlet düşünce ve eylemlerine ahlaki değerler veya engeller koymamız gerektiğine inanıyorum. Ülke menfaati için ne gerekiyorsa yapılmalıdır diyerek…

Devamını Okuyun »

Rusya’nın Müdahaleci Politikası ve Kazakistan

Rusya’nın Müdahaleci Politikası ve Kazakistan

Yılın son günlerinde tüm dünya Ukrayna’ya odaklanmışken yeni yılın ilk haberi Kazakistan’dan geldi. Yeni yılda uygulamaya konulan sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) fiyatlarındaki artışı gerekçe gösteren protestocular Kazakistan’ın batısında Mangistau bölgesindeki Zhanaozen ve Aktau kasabalarında protestolara başladılar. Polisin biber gazı kullanarak göstericileri dağıtmaya çalışması işe yaramadı. Bir kaç gün içinde gösteriler büyüdü ve tüm ülkeye yayıldı. Özellikle ülkenin diğer ucunda, Almata’da şiddet olaylarına dönüştü ve gösteriler kontrolden çıktı. Dr. Ömer AKPINAR | UGSAM Araştırmacısı | Mart 2022Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın

Devamını Okuyun »

Bosna Hersek’teki Hassas Gelişmeler ve Tezkerenin Anlamı

Bosna Hersek’teki Hassas Gelişmeler ve Tezkerenin Anlamı

Yurt dışına asker gönderme konusundaki tezkerenin tartışıldığı günlerde Balkanlardan adeta cevap niteliğinde bir ses yükseldi. Bosna Hersek’te zayıf ve anlamsız Dayton Anlaşması’nın zorunlu ve sorunlu bir sonucu olarak ortaya çıkan iki entiteden biri olan Sırp Cumhuriyeti lideri Milorad Dodik oldukça cüretkâr bir açıklama ile dünyaya meydan okudu. İsmail Mansur ÖZDEMİR | USSAP Başkanı | Ocak 2022Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın

Devamını Okuyun »

Tanrı’nın Direniş Ordusu

Tanrı’nın Direniş Ordusu

Terör, dünyanın pek çok bölgesinde derin şekilde yapılanma imkânı bulabilen, bir şekilde silahlara, bombalara erişebilen, kendi insan kaynağını oluşturabilen yapıların saldırıları ile gündeme gelmektedir. Bu tip yapılar, iç ve dış siyasete malzeme olabilmekte ve küresel kullanıma da müsait hale gelebilmektedirler. Uluslararası medyanın bir kısım kurumları sayesinde bu yapıların bir kısmının özgürlük savaşçısı şeklinde sunulduğuna, başkalarının yaptığı eylemlerin de belli odaklarla ilişkilendirildiğine şahit olmaktayız. El Kaide, IŞİD, Boko Haram, El-Şebab gibi örgütlerin saldırıları yalnızca bir terör saldırısı olarak kalmamakta, aynı zamanda “radikal İslam” tamlaması ile beraber haberleştirilmektedir. Oysa Sri Lanka’da Tamil…

Devamını Okuyun »
1 2 3 4