Filistin, ümmetin kanayan yarası. Bu topraklarda tarih boyunca kan ve gözyaşı hiç durmadı. Kudüs’ün, Hz. Ömer (r.a.) tarafından miladi 638 tarihinde fethedilmesinden 1918 tarihine kadar bu kutsal bölge Müslümanların yönetiminde kalmıştır. Sadece I. Haçlı Seferi’nde Kudüs bir süre (80 küsur yıl) Hıristiyanların eline geçmiş fakat Selahattin Eyyübi tarafından 1187 tarihinde tekrar fethedilmiştir. Hz. Ömer (r.a.) devrinden sonra, Memluklular, Eyyubiler, Selçuklular ve son olarak da Osmanlılar tarafından barış ve huzur içinde idare edilen Kudüs, bugün Haçlıların himayesindeki Siyonistler tarafından zulüm ve gözyaşının eksik olmadığı bir bölge haline gelmiştir.400 yıl boyunca Osmanlı Devleti’nin hüküm sürdüğü Filistin, 1896 yılında Theodor Herzl öncülüğünde Siyonizm’in hedefi oldu. 1918 tarihinde Osmanlı Devleti’nin bu bölgede hâkimiyetini yitirmesinden sonra Haçlıların gayretleriyle burası Siyonistlere peşkeş çekilmiştir. İngiltere, Fransa ve Rusya arasında 1916 tarihinde imzalanan Sykes-Picot Anlaşması ve 1917’deki Balfour Deklarasyonu ile İngiltere’nin öncülüğünde bu bölgede Yahudi bir devletin kurulmasının zemini hazırlanmıştır. 25 Nisan 1920’de alınan Milletler Cemiyeti kararıyla, İngiltere’ye bölgenin manda idaresi için yetki verildi.
İngiltere mandası altındaki Filistin’e Siyonist proje kapsamında yüz binlerce Yahudi göç etti. Bu da Arap topluluklarda öfkeye, isyana yol açtı. 1947 yılına gelindiğinde ise Amerika Birleşik Devletleri’nin de desteğiyle Birleşmiş Milletler, Kasım 1947’de Filistin’in biri Yahudi öteki Arap olmak üzere iki devlet arasında paylaşılmasına karar verdi. Yahudiler bu kararı kabul ederken Araplar reddetti. Kudüs şehrine ise BM denetiminde milletlerarası bir bölge statüsü tanındı. Bu çözüm Arapları tatmin etmedi ve sonrasında İsrail-Filistin Savaşı başladı. 14 Mayıs 1948’de BM paylaşım planı uyarınca David Ben-Gurion tarafından İsrail Devleti’nin kuruluşu ilan edildi. 24 saat sonra Mısır, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak orduları saldırıya geçerek İsrail topraklarına girdiler. 1949 yılına kadar 700 binin üzerinde Filistinli mülteci durumuna düştü ve 13 binden fazla Filistinli İsrail ordusu tarafından öldürüldü. İsrail devleti kurulduğu tarihten itibariyle Filistinli Müslümanlara karşı zorba ve her türlü baskıyı kullanarak topraklarını gasp etmekte ve giderek sınırlarını genişletmekte.
Alican ULAJ | UGSAM Araştırmacısı | Mart 2020
Yazının tamamına ulaşmak için | Tıklayın
Bir yanıt yazın